Münevver Karabulut’un katil zanlısı Cem G., cinayeti, Münevver Karabulut’un cep telefonunda gördüğü bir başka erkekten gelen mesajlarnedeniyle girdiği kıskançlık krizi nedeniyle işlediğini öne sürdü.
Teslim olduktan sonra, ilk gecesini Üsküdar’daki Çocuk Şube Müdürlüğü’nde geçiren CemG., dün sorgulanmak için Gülhane’deki Çocuk Suçları Mahkemesi’ne getirildi. Binada,
önce 3 sosyal hizmet uzmanı ile görüşen CemG., iki savcı tarafından sorgulandı.
SORGUDA KRİZ GEÇİRDİ
Sorgu sırasında Gem G., sık sık kriz geçirince uzmanlar müdahale etti. 8 saat süren ifade sırasında sık sık ara verilmesi nedeniyle Cem G.’nin savcılara toplam 4,5 saat ifade verdi. Sorgulamanın ardından, saat 18.00 sıralarında, Sultanahmet’teki İstanbul Adliyesi’ne götürülen Cem G., burada, “Canavarca hisle tasarlayarak ve çocuğa karşı adam öldürme” suçlamasıyla çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak, Maltepe Kadın ve Çocuk Tutukevi’ne gönderildi.
Cem G., cezaevine Özel Harekat Şube Müdürlüğü’ne ait zırhlı araçla gönderildi. Sorgu sırasında yorgun ve kafasının karışık olduğunu söyleyen Cem G.’nin olayla ilgili şunları söylediği belirtildi:
MÜNEVVER’İ SEVİYORDUM
Münevver Karabulut ile olaydan tahminen bir yıl kadar önce Bebek’te bir kafede arkadaşlarım vasıtasıyla tanıştım. Ben Münevver’i seviyordum, kendisi ile aramızda hiçbir sorun yaşamadık. Olayın gerçekleştiği gün eve gitmeyi teklif ettim. Önce razı olmadı daha sonra da ‘Yapacak bir şey yok gidelim’ dedi.
BİR SÜRE ÖPÜŞTÜK
Birlikte oturma odasında ikinci katta bir süre oturduk, aramızda sohbet ettik, bir süre öpüştük. Ben bu arada 2 duble votka içtim.
MESAJLAR ÇILDIRTTI
Münevver içmek için su aldığı sırada Münevver’in cep telefonunu karıştırmaya başladım. Mesaj kısmında “Sevgilim, canım” gibi sözler gördüm. Bana “Bunlar boş şeyler, ben seni seviyorum” dedi. Ancak ben Münevver’i sevdiğim için bu duruma çok öfkelendim, aramızda tartışma başladı.
MEYVE BIÇAĞINI SAPLADIM
Bu tartışma itişmeye kadar gitti. Mutfakta olan meyve bıçağını elime geçirerek kendimde olmadan, cinnet getirerek Münevver’in karnına vurdum. Daha sonra bir iki darbe daha vurduğumu hatırlıyorum.
BAVULA SIĞMADI
Münevver’i bu bavula koymaya çalıştım, ancak sığmadı. Yaya olarak 5-10 dakika mesafede olan nalbura gittim ve buradan bir testere satın aldım. Münevver’in kafasını bu testere ile kestim. Gitar çaldığım için evin her yerinde bulunan gitar kabının içerisine kafasını bavula da vücudunu yerleştirdim.
KORSAN TAKSİ ÇAĞIRDIM
Daha sonra korsan taksi çağırdım. Neden gittiğimi bilmiyorum ancak Etiler’e götürmesini istedim ve taksi Etiler’e gelince burada taksiden indim. Bavul tekerlekli idi, çekerek 50 metre kadar ileride bulunan çöp koyteynerinin olduğu yere geldim, etrafta kimse yoktu, bavul ve gitar kutusunu bu çöp konteynerinin içine attım.
KUSTUĞUMU SÖYLEDİM
Eve döndüğümde, annem ‘Evde ne oldu’ diye sordu, ben de kendisine kustuğumu bu nedenle yerlerin kirlendiğini anlattım. Babam eve geldi, annem babama, “Ben bir şeylerden şüpheleniyorum, oğlunla bir konuş istersen’ dedi.
İLK BABAMA SÖYLEDİM
Babamdan beni kafeye bırakmasını istedim. Yolda giderken babama Münevver isminde bir kız arkadaşımı eve getirdiğimi ve yaraladığımı anlattım. Babam paniğe kapıldı. ‘Kız arkadaşının ailesini ara durumunu öğren’ dedi. Ancak bu arada kafenin önüne gelmiştik. Ben arabadan inmeden önce babama ‘Ben aslında bu kızı öldürdüm’ dedim.
BABAMIN KURTARACAĞINI DÜŞÜNÜYORDUM
Babam arabası ile geri döndü. Nereye gittiğini bilmiyordum ancak babamın eve gittiğini benim için bir çare aradığını, beni kurtaracağını düşünüyordum.
BİR ADAM “ARABAYA ATLA” DEDİ
Bir süre sonra bir adam kafeye geldi. Bana doğru “Cem” diye seslenerek işaret yaptı. Bana ‘Arabaya atla’ dedi.Bir arabanın arkasına bindim, üzerime örtecek bir şey vererek ‘Bunu ört’ dedi. Yaklaşık 6-7 saat kadar yol gittik. Bir eve geldik. Bu evde ben 6 ay kadar yalnız başıma yaşadım. Arada bir bana yiyecek getirildi. Evde telefon yoktu, internet yoktu, sadece televizyon seyrettim, daha sonra da bildiğiniz gibi teslim oldum.
ÇOK PİŞMANIM
Yaptığım bu olaydan dolayı çok pişmanım, böyle bir şeyin olmasını asla istemezdim. Keşke ona değil, bu olay bana olsaydı. Keşke o bir çekeceğine ben yüz bin çekseydim.
Kaynak : Habertürk